Avrupa Gazeteciler Federasyonu (IFJ/EFJ) Uluslararası Proje Koordinatöre Sarah Bouchetob’un da katıldığı programda, DİSK Basın-İş Yönetim Kurulu Üyesi Ali Ergin Demirhan ve Avukat Abbas Yalçın konu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
ÇGD Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Onur Fidansoy, şube adına yaptığı konuşmada, Bursa’da pek çok gazetecinin özlük haklarından yoksun olarak çalıştığını dile getirdi.
Medyanın yüzde 95’inin iktidar kontrolü altında olduğunu vurgulayan Fidansoy, “Türkiye’deki cezaevlerinde toplam 115 gazeteci bulunuyor. Ülke genelinde 10 bini aşkın gazeteci işsiz. 3 bin 810 gazetecinin de basın kartları iptal edilmiş durumda. Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye 180 ülke arasında 157’nci sırada. Peki, sektör bu durumdayken biz gazeteciler haklarımızdan ne kadar haberdarız? Bu nedenle bu toplantıların çok önemli olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
İŞSİZLİĞE KARŞI YENİ KAYNAK
IFJ Uluslararası Proje Koordinatörü Sarah Bouchetob da Türkiye’de medyada yaşanan maddi sıkıntıların ve işsizliğin Avrupa’da da yaşandığına dikkati çekti.
Medya kuruluşlarının yeni finans kaynakları yaratma konusunda çabaları olduğunu belirten Bouchetob, bağımsız gazetecilerin hayatta kalmasının çok önemli olduğunu dile getirdi.
“Bir partiye sırtını dayayan gazeteciler, medya grupları, o parti çöktüğünde ortadan kalkıyor. Dolayısıyla pek çok gazeteci işsiz kalıyor. Tabii gazeteciler istedikleri kişileri, kurumları destekleyebilirler ancak bu şeffaflık içinde yapılmalı” diyen Sarah Bouchetob, “Biz sizin haklarınızı korumak için buradayız. Gazetecilere yeni kaynaklar oluşturmak için çalışıyoruz. Medya çalışanları bir araya gelmeli ama Türkiye’deki politik bölünmüşlük nedeniyle bu çok zor görünüyor” diyerek sözlerini noktaladı.
Avukat Abbas Yalçın ise halk arasında 212 kanunu olarak bilinen 5953 sayılı Basın İş Kanunu hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Gazetecilerin aslında pek çok hakkı olduğunu vurgulayan Yalçın, maalesef pek çok çalışanın bundan haberdar olmadığını, işverenlerin ise bu hakları sağlamaktan imtina ettiğini dile getirdi.
Yalçın, gazetecilerin hak mücadelesinde, yasanın kendilerine sağladığı avantajlardan haberdar olmalarının çok önemli olduğunu ifade etti.
KURTULUŞ ÖRGÜTLÜ MÜCADELEDE
Konuşmasında, “Sendikal çalışmalar verilen rüşvetlerle öldürüldü” ifadelerine yer veren DİSK Basın-İş Yönetim Kurulu Üyesi Ali Ergin Demirhan ise, sendika olarak hayal kurmadan, gerçekçi bir bakış açısıyla hareket ettiklerini söyledi.
DİSK Basın-İş’in ilk olarak matbaa çalışanlarını hedef alarak kurulduğunu belirten Demirhan, 2012 yılından beri faaliyet gösterdiklerini dile getirdi.
Ortalama bilinçlilik düzeyinin gazetecilerde düşük olduğunu sözlerine ekleyen Ali Ergin Demirhan, diğer işçilerin sendikal mücadeleyi daha ciddiye aldıklarını söyledi.
Konuşmasına sendikalaşmayla ilgili oranlar vererek devam eden Demirhan, Türkiye’de işsizlerle beraber 16 milyonun üzerinde işçi olduğunu belirterek, bunların sadece 1,87 milyonunu sendikalı olduğunu, 1,1 milyonunun toplu iş sözleşmesi gerçekleştirme hakkı bulunduğunu ancak 500 bin kadar işçinin bu haktan yararlanabildiğini söyledi.
Demirhan ayrıca, sendikalaşma oranının 1985-1990’lı yıllarda yüzde 25 seviyesindeyken, bu oranın 2010-2012 döneminde yüzde 6-7’lere kadar düştüğü bilgisini paylaştı.
Ali Ergin Demirhan, bütün gazetecileri haklarını savunmak için sendikal mücadeleye katılmaya davet ederek konuşmasını sonlandırdı.
